M. Erhan Durukan: "İŞTE BENİM DE ÇILGIN PROJEM!..."

Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın “çılgın proje”ler adı altında İstanbul ve Ankara için açıklamış olduğu “çılgın proje”ler dizisine şimdi de İzmir ekleniyor. Başbakan Erdoğan İzmir için de bir sürü çılgın projeleri olduğunu ve yakında açıklayacağını söyledi.

Başbakan Sayın Erdoğan’ın, Gaziantep için çılgın projelerden bahsetmemesi, adını bile telaffuz etmemesi nedeniyle, ben de bir Gaziantepli olarak çılgın projeler düşünmeyi bir görev olarak telakki ettim.

İstanbul Boğazı’nı çok severim. Üniversite öğrencisi iken anılarım gözlerimin önüne geldi birden; Emirgan’da, Çınaraltı’nda açma veya bir simit ile çayımı yudumlarken, Boğaz’ın güzelliklerini seyrederdim. Boğaz’a baktıkça “Ey şanlı memleketim Gaziantep, senin de İstanbul Boğazı gibi bir boğazın olsaydı, keşke Alleben Deresi, Gaziantep’i ikiye bölen bir deniz olsaydı” diye özlemle düşünür dururdum.

Aradan yıllar geçti ama hayallerim için bir fırsat doğdu. Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul ve Ankara için çılgın projelerini açıklamasından sonra, “Benim de mutlaka bir ‘çılgın projem’ olması gerekir” dedim. Talebelik yıllarımdaki “Boğaz” özlemimi yıllar sonra ancak bu şekilde bir “çılgın proje” ile giderebilecektim.

İşte, benim de çılgın projem var:

Gaziantep’in doğusunda bulunan Türkiye’nin en verimli ve su potansiyeli en yüksek olan Fırat Nehri ile Hatay'ın en önemli akarsuyu olan Asi Nehri’ni Alleben Deresi’ne birleştirerek, Alleben’in iki yakasını “boğaz” haline getirebileceğimi, ayrıca da Gaziantep’i iki şehir haline dönüştürebileceğimi düşündüm. Hem Gaziantep’te İstanbul Boğazı özlemimi giderecektim, hem de Sayın Başbakanımızın iki yeni şehir projesinden geri kalmamış olacaktım.

İşte benim memleketim için düşündüğüm “çılgın projem” budur. Bu da yetmez ise, hiçbir tarihi dokusuna dokunmadan Gaziantep Kalesi’ni vinçlerle kaldırıp şehrin en yüksek tepesine “Türk Tepe”ye kondurur, Gaziantep Boğazı’nı oradan seyrederim!...

(Objektif - 26 Mayıs 2011)